+90 5469106367

Support 24/7

0Your Cart₺0.00
Shopping Cart (0)
No products in the cart.

Çakmak Tarihi Akışı

Çakmak, ateşi üretmek veya ateşi tutuşturmak için kullanılan bir araçtır. Tarihte çakmağın kullanımı, insanların ateşi kontrol edebildiği ve kullanabildiği dönemlere kadar uzanmaktadır. İlk çakmaklar, taş çağındaki insanların ateşi üretmek için kullandığı basit yöntemlerle ilişkilendirilebilir.

 

Taş çağındaki insanlar, çakmaktaşını kullanarak ateşi üretme yeteneğine sahipti. Çakmaktaşı, bir çakıl taşının sert kenarını kullanarak bir kıvılcım çıkarmak için çakıl taşına vurulduğunda, kıvılcım üretecek birçok mineral içeren bir çeşit silikat mineraliydi. Bu kıvılcım, kuru otları, samanı veya diğer yanıcı maddeleri tutuşturmak için kullanılırdı.

 

Antik Mısır dönemine gelindiğinde, çakmaklar daha sofistike hale gelmeye başladı. Mısırlılar, ağaç çubukları üzerindeki bir çeşit kuru mantarın sürtünmeyle ısınmasını ve tutuşturmayı sağlayan bir yöntem kullanıyorlardı. Bu yöntem, Mısır'da MS 3000'li yıllara kadar kullanıldı.

 

Ortaçağda, çakmak üretiminde bazı gelişmeler kaydedildi. Birçok Avrupa ülkesinde, çakmaktaşının kullanımı yaygındı. Bu çakmaklar, sivri bir çelik parçası ile çakmaktaşı üzerine sürtüldüğünde kıvılcım üreten bir cihazdı. Ancak bu çakmaklar, yanıcı malzemelerin üzerinde tutuşturma yapmak için kullanılan bir araçtı ve taşınması zor ve tehlikeli olabilirdi.

 

Modern çakmaklar, 19. yüzyılda icat edildi. 1823 yılında Alman kimyager Johann Wolfgang Döbereiner, platinin hidrojenle tepkimeye girerek kendi kendini tutuşturduğunu keşfetti. Bu keşif, birçok kimyagerin benzer çalışmalar yapmasına ilham verdi ve sonunda birçok farklı tip çakmak geliştirildi.

 

1860'larda Fransız kimyager Louis-Nicolas Violette, sürtünme ateşlemeli bir çakmak icat etti. Bu çakmakta, bir lastik parçası üzerinde yer alan sürtünme çubuğu, üzerine sürtüldüğünde kıvılcım üretiyordu.